"Efendim, Müjdecim, Kurtarıcım, Peygamberim!
Sana uymayan ölçü, hayat olsa teperim…" Necip Fazıl KISAKÜREK
O’na uymayan ölçüleri ölçüsüzlük kabul ederek, bu dünya yurdundaki tüm ölçüsüzlükleri terk ederek, Kutlu bir doğumun arefesindeyiz…
Bu zamanlar; Zamanların en güzeli, vakitlerin en kıymetlisidir.
Ellerimizin Rahmete açıldığı,
Gönüllerimizin Huzura yöneldiği,
Alemlere Rahmet olarak gönderilen, Rahmet Peygamberinin kutlu doğum haftasındayız…
Kainatın Rabbının ‘Habibim’ diyerek adını koyduğu Sevgilinin, gönüllerimize düşürdüğü sevdasıyla, Pişmanlıklarımızın umuda döndüğü kutlu doğumun seneyi devriyesindeyiz…
…
Allahc.c sevgisi, sevgilerin zirvesi ve merkezidir.
Önce O, sonra Peygamber s.a.v.Efendimiz sevilecektir...
Sevgi; Kainatın varlık amacıdır!
Sevgi; Allah’a kulluğun yoludur,
Sevgi; Doğruluk ve dürüstlüktür!
Sevgi; Umuttur, hoşgörüdür, cesarettir!
Sevgi; Mekke’de Ebu Bekr olmaktır, Medine’de Ömer olabilmektir…
Sevgi; Mekke’de kızgın kumlar üzerinde Sümeyye olmak, kızgın taşlar altında Bilal olabilmektir!
Sevgi; Uhud’da Hamza, Kerbela’da Hüseyin olmaktır...
Sevgi; Düşmanlığı kardeşliğe; Kin ve nefreti, merhamet ve affa çevirmektir.
Sevgi; Sevinci ve üzüntüyü beraber paylaşmaktır.
En sevgili Efendimizin s.a.v’in doğumu; Bizler için sevginin adı oldu, Sevdanın yolu oldu.
O gelmeden evvel gündüzün geceden, baharın da kıştan farkı yoktu.
İyilikler, kötülüklerle iç içe; Akıl nefse yenik, Ruh da bedenin esiri idi.
Efendimiz s.a.v’in doğumuyla, gönüllerdeki karanlık nasıl aydınlığa döndüyse,
Bizler de ümmet olarak gönüllerimizde ki karanlıkları yok etme adına,
O’nun yolunda yürümek iddiasını ispat edebilmek için,
O’nun yeryüzü insanlığına getirdiği mesajlara sarılmak durumundayız ki,
Gönüllerimizdeki çirkinlikler bitsin, karanlıklar aydınlığa dönsün…
O’nun yolun da; Çirkinlik ve karanlık yoktur.
O’nun yolun da; Kibir ve gurur yoktur.
O’nun yolun da; Sevgisizlik yoktur…
Aldatmak, incitmek yoktur.
O’nun yolun da, O’nun gibi sabırla yürümek vardır,
Dünya hayatını O’nun gibi yaşamak vardır.
Kötülüklere değil, iyiliklere yönelmek vardır.
O’nun yolun da, harama dayalı servetin peşinde koşmak yerine, lutfedilmiş nimetten infak vardır.
O’nun yolun da, haset, kıskançlık ve cimrilik yoktur. İftira, ihanet ve korkaklık yoktur.
Velhasıl;
O’nun yolunda olabilmek,
O’nun yolunda ölebilmektir tek mesele…
Ümmetin sıkıntıları var Ya Nebî!
Biliyoruz ki; Senin yolun terk edilince sıkıntılar çoğaldı,
Hakikati aramak için girdiğimiz yollarda farklı hesapların içine girdik,
Dünyayı Ahiretin önüne aldık, haramları helallere, günahları sevaplara tercih ettik.
Yaptığımız yanlışlarla beraber yolumuzu – yönümüzü kaybettik.
Efendimiz s.a.v misali, ‘Hira’da hakikat arayışımız olmadı.
Sevr dağında bulduklarımızı hayatımıza transfer edemedik.
Taif’te taşlanmadık, Ana yurdu Mekke’den kovulmadık.
Bu vesile ile bu kutlu doğum;
Hayatımızı yeniden Kur’anîleştirmemize,
Ömrümüzü yeniden Muhammedîleştirmemize vesile olsun.
Bu kutlu vakitler;
Hepimizin vicdanlarımızın genişlemesine,
Gönüllerimizdeki karanlıkların, aydınlığa dönmesine,
Yüreklerimize inşirah bahşedilmesine vesile olsun…
mus@bhy
12.04.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder