2009 Davos'ta terör
devleti İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Perez özelinden Olimpos'un çocuklarına çekilen 'One Minute' restiyle başlayan süreç, 7 Haziran seçimleriyle, Ak
Parti'nin birinci olmasına rağmen aldığı %41'lik sonuçla Şimon Perez'in
mutluluğuyla neticelendi.
6 yıldır bu
topraklarda Şimon Perez'i mutlu edebilmek neler yapılmadı ki?
2011'de Başbakan
Erdoğan'ın çalışma ofisine böceklerin konulması,
2012'de Mit
müsteşarı üzerinden Erdoğan'a uzanmak istenmesi,
Mayıs 2013'te İMF'e
borç sıfırlandıktan sonra, temelleri atılan Milli Projelerin durdurulması adına
başlatılan Gezi saldırısı,
17-25 Aralık 2013'te
ayakkabı kutularıyla darbeye teşebbüs edilmesi,
HalkBanka yapılan
operasyonlar,
Türkmenlere yapılan
yardımları kesmek için Mit Tırlarının durdurulması,
Montaj kasetlerle
Erdoğan'a diz çöktürülmek istenmesi,
Devletin kozmik
bilgilerinin küresel servislere satılması,
30 Mart'ta
sağcıların soldan, solcuların sağdan aday yapılması,
10 Ağustos'ta 15
partinin çatı adayı olarak Ekmeleddin İhsanoğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı
yapılması,
7 Haziran
seçimlerini kendileri için son çıkış olarak görenlerin Demirtaş'ın HDP'sine
'tek çare' olarak sarılmaları,
HDP'yi barajı
geçirmek için Demirtaş'a küresel sofralarda verilen akıl,
Küresel medyada o
akılla atılan manşetler,
İçerden verilen
destekler,
İçimizdeki düşmanın,
40 yıldır İslam'ın ve Müslümanın sesini dünyanın 160 ülkesinde duyuruyoruz
yalanıyla küresellere çalışmaları, kapı kapı HDP'ye oy dilenmeleri,
Yapılan ihanetler…
Asla bu milleti
mutlu etmek için değil, sadece Olimpos'un çocuklarını, Şimon Perez'i mutlu edebilmek için yapılan
operasyonlardı.
7 Haziran'da bu
topraklarda seçimler yapıldı,
Seçim akşamı
dünyadaki tüm Siyonistler ve medyaları sevindi.
HDP'nin barajı
geçmesi değildi tabi onlar için sevinmelerine sebep,
Asgari ücretlinin alacağı
1.500 lira, ya da emeklinin iki bayramda alacağı 2 ikramiye hiç değildi.
80 yılda bu milletin
asgari ücretlisinin,
Bu milletin
emeklisinin alınterlerini kasalarına dolduran bunlar değilmiş gibi Ak Parti'nin
aldığı %41'lik oyla çılgınlar gibi sevindiler, mutlu oldular.
7 Haziran
seçimlerinde Aydın Doğan ve Paraleller,
Asgari ücreti 1,500
lira yapacak, Emekliye 2 ikramiye verecek partileri desteklediler de,
Peki, 30 Haziran
1996'da kurulan Refah-Yol hükümeti, 4 Temmuz 1996'da bu memleketin asgari ücretlisine,
memuruna, işçisine, emeklisine %50 zam verdikten 6 ay sonra yıkmak için neden
ceplerinden milyonlarca dolar harcayarak kurdukları küresel ve kirli
ittifaklarla Refah-Yolu iktidardan indirdiler.
Bunların derdi,
işçinin alacağı asgari ücret, emeklinin alacağı ikramiye olsaydı Refah-Yol
hükümetini yıkarlar mıydı?
Küresellerin ve
içerdeki taşeronlarının bu milletin kasasına giden hortumları kesildiği
zamanlarda, hortumlarını kesenler onlar için hep düşman olmuştur.
1996-1997'de 11
aylık Başbakanlığın da merhum Erbakan Küresel ve içimizdeki taşeronlarının
hortumlarını kestiği için, milletin kaynaklarını onların kasalarından aldı,
milletin cebine doldurduğu için 'İrtica' suçlamasıyla darbe yaptılar,
Erdoğan, 2002'den buyana
devletin borçlanma faizini tek haneli oranlara indirerek Olimpos'un
çocuklarının kasalarına gidecek 350 milyar doları milletin cebine doldurduğu
için,
Milletine yol, hızlı
tren, hastane, havalimanı yaptığı için 'diktatör' suçlamasıyla darbe üstüne darbe
teşebbüsünde bulundular.
30 Mart'ta
Kılıçdaroğlu'yla ve 10 Ağustos'ta 15 partiyle istediği neticeye ulaşamayan
Olimpos'un çocukları, 7 Haziran seçimlerinde Demirtaş'ı sahaya indirdiler.
Aydın Doğan'ı, Paralel İhanet Örgütünü, PKK
terör örgütüyle aynı yatağa soktular, şimdilik istediklerini aldılar.
Milletimiz ise
Demirtaş'ın küresel bi proje olduğunu ancak seçim ertesinde anlayabildi.
Geçmişte Erbakan'ın
irticacı olmadığını 15 yıl sonra anlayan milletimiz,
Bugün Erdoğan'ın
diktatör olmadığını, Demirtaş'ın da küresel bir proje olduğunu hemen seçim
ertesi anladı.
Anladı lakin,
Olimpos'un çocuklarının sevinmesine, mutlu olmalarına da engel olamadı.
Şimdilik çok
istedikleri arzuları Erdoğan'ı durdurmayı becerdiler.
Şu gerçeği bilmek
lazım; Erdoğan emekliye, işçi ve memura vermediği için durdurulmadı,
Olimpos'un
çocuklarının hortumlarını kestiği için durduruldu.
Ve şimdilik mutlu
oldular,
Londra mutlu oldu!
Washington mutlu
oldu!
Tel Aviv mutlu oldu!
Esed mutlu oldu!
Sisi mutlu oldu!
Şimon Perez beter
sevindi!
HDP barajı geçsin
diye Demirtaş'ın eline saz vererek olmadık taklalar atan Aydın Doğan
çalışanları seçim akşamı mutluluklarını zafer selfieleriyle milletin gözüne
sokarken,
Paraleller
sevinçlerini 'Abdulhamit düştü...' manşetleriyle haykırırlarken,
8 Haziran'da gördük
ki; Milletimiz mutlu değil.
Seçim neticeleri
Olimpos'un çocuklarını sevindirse de,
Hira'nın evlatlarını
üzmüştür!
Coğrafyamızın
mazlumlarını,
Kahire'nin, Şam'ın,
Gazze'nin yetimlerini,
Myanmar'ın,
Arakan'ın garip evlatlarını,
Yeryüzünün
mağdurlarını üzmüştür.
Ve 7 Haziran seçim neticeleri
milletimiz de üzmüştür!
Hatta barajı geçsin
oyunuyla HDP'ye oy verenlerin de seçim ertesi pişmanlıklarına şahit olduk.
Belki de millet
olarak son defa ısırıldık küresel delikten.
Hira'nın evlatları
olarak, umutsuz değiliz!
Bugün Olimpos'un
çocukları sevinse de bu kavga da galip gelecek olan Hira'nın evlatları olacaktır.
Yakın gelecekte tüm
insanlık buna şahit olacaktır!
Ve asla üzülmeyin!
Vallahi zafer
Hira'nın evlatlarının olacaktır!...
11 Haziran 2015
mus@bhy
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder