Büyük Osmanlı
İmparatorluğunu yıkanlar, parçalayanlar,
Churchill'in aklıyla
Coğrafyada cetvellerle sınırlar çizenler,
100 yıldır bu
toprakların evlatlarını birbirine düşman edenler,
Sevr'de, Lozan'da bu
milletin evlatlarına format atanlar;
Cumhurbaşkanı
Erdoğan'ın aklıyla şekillenen,
100 yıllık kavgaları
bitirecek,
600 yıl bu
toprakların evlatlarını yeniden birbirine kardeş yapacak,
Bu toprakları
yeniden selamet ve barış yurdu yapacak Çözüm Sürecini durdurabilmenin
çarelerini arıyorlar.
Gezi'nin hedefinde
Çözüm Sürecinin mimarı Erdoğan vardı,
17-25 Aralık
operasyonlarının asıl hedefi Erdoğan'dı.
Orta doğuda çekilen
sancıların tek sebebi, Çözüm Süreciyle alınan mesafe idi...
Küreselleri en çok
korkutan, bölge insanının yeniden kardeş olmasıydı.
Bu korkularından
kurtulabilmek ve Çözüm Sürecini durdurabilmek için akıl ve güç birliği
yaptılar,
Buldukları her
mevziden Erdoğan'a saldırdılar...
Kurdukları kirli
ittifakın, atılan manşetlerin, yapılan operasyonların tek hedefi, Erdoğan
üzerinden Çözüm Sürecini durdurmak ve böylece birbirine düşmanlığa devam eden
bu toprakların evlatlarının göz yaşı dökülmeye devam ederken, kan ve silah
baronları da keyiflerini sürmeye devam edecekti.
100 yıllık kavgayı
bitirmek adına Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "elimi, bedenimi, canımı bu Çözüm
Sürecinin altına koydum, canım pahasına da olsa bu kavgayı bitirmeye yemin
ettim" demesi, Küresel efendileri çılgına çeviriyordu.
Başlatılan Çözüm
Süreci Erdoğan'ın aklıyla yürüyordu.
Küreseller süreçte
sadece tribünden seyrediyor, içerdeki tetikçileri üzerinden süreci durdurmanın
hesabını yapıyorlardı.
2 yıldır yaptıkları
hiç bir hesapları tutmadı, ne Erdoğan'ı indirebildiler, ne de çok korktukları
Çözüm Sürecini durdurabildiler...
Çok istedikleri
CHP'yi de iktidara getiremeyince döndüler 'üst akıllarını' devreye sokmak
istediler. Küresellerin aklı, 'üst akıl'mış!...
Bu üst akıl değil miydi
bu topraklarda 100 yıldır dökülen kanın ve göz yaşın mimarları?
6-8 Ekim'de HDP Eş
Başkanı Selehattin Demirtaş üzerinden üst akıllarını devreye soktular, üst akıl
operasyonuyla 45 Kürt insanıyla, Kürt evladı Yasin Börü vahşice öldürüldü. 'Çözüm
Sürecini durdurduk' zannederek kutlamalar yaptılar, akabinde atılan yeni adımlarla
Süreç yeniden kendi yoluna girdi...
Erdoğan üzerinden
süreci durduramayanlar, Kandil üzerinden "Erdoğan sizi kandırıyor, sizi
oyalıyor, sizin hakkınızı koruyacak bir 3.göz olalım, masaya biz de oturalım,
Erdoğan'ın sizi kandırmasına izin vermeyelim" mesajlarıyla, Çözüm
sürecinde saf dışı kalanlar, 3.Göz oyunuyla sürece dahil olmak istiyorlar.
Siz değil miydiniz,
Büyük Osmanlıyı yıkanlar, parçalayanlar?
Siz değil miydiniz,
Coğrafyayı cetvellerle dizayn edenler?
Siz değil miydiniz Sevr'de, Lozan'da bu milletin topraklarını bölüşenler?
Siz değil miydiniz,
100 yıldır bölgenin kaynaklarını kasalarınıza doldurmak için, bölgenin
insanlarını birbirine düşman edenler?
Siz değil miydiniz,
bu ülkenin evlatlarını sağcı-solcu yapanlar?
Siz değil miydiniz,
bu ülkenin evlatlarını Alevi- Sünni diye ayıranlar?
Siz değil miydiniz,
bu ülkenin evlatlarını Türk-Kürt oyunuyla bölmek için çabalayanlar?
Siz değil miydiniz,
1960'da, 1971'de, 1980'de, 28 Şubat'ta darbe yaparak, bu milletin evlatlarının
alın terini kasalarınıza dolduranlar?
100 yıldır bu
topraklar da türlü oyun ve tezgahlarla, bölgenin evlatlarının kanını dökenler,
Göz yaşını dökenler,
Türkün anasını da,
Kürtün anasını da ağlatanlar kendileri değilmiş gibi,
Bu gün Çözüm
Sürecini durduramayınca sürece dahil olmak, masaya oturmak için 3. göz
olacaklarmış!
Gözünüz çıksın
emi!...
19 Kasım 2014
mus@bhy
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder