7 Şubat'ta Paralel
Operasyonun adı: 'PKK ile pazarlıktı!',
Gezi'de 'ağaçlara
özgürlük!',
17-25 Aralık'ta
'ayakkabı kutusunda yolsuzluk' koymuşlardı Paralel İhanet Operasyonlarının
adını...
Şimdiler de yeni
operasyonlarının adı; 'İsraf!'.
Çankaya Köşkü
varken, 1 Milyar 370 Milyon liraya Ak Saray yapılır mıymış!
Bu israf değil
miymiş!
Erdoğan Ak Saray’la,
Cumhuriyetin tüm sembollerini,
Cumhuriyetin
kültürünü,
Cumhuriyetin
mirasını ortadan kaldırıyor muş!
Cumhuriyetin
kazanımları bir bir elimizden gidiyormuş!
Son günlerde Paralel
medyalarında sabah-akşam yazdıkları çizdikleri bunlardı...
Geçmişten günümüze
bi derkenar;
Bu topraklarda 100
yıl evvel 600 yıllık Büyük Osmanlı İmparatorluğu önce yıkılıp, sonra
parçalandıktan sonra yeni bir rejim kuruldu.
Kurulan yeni rejimin
adı Cumhuriyet, merkezi de Çankaya idi.
Cumhuriyetin
kuruluşunun üzerinden 4 ay geçtikten sonra Osmanlı'dan kalan ne varsa bir bir
yok edildi.
Osmanlı'dan bakiye
topraklar Lozan'da gitti,
Osmanlı'dan bakiye
kültür bir gece de yok edildi,
Milletimizin hafızası devrim(!)lerle silindi. Milletimizin değerlerine, inançlarına format atıldı.
Bugün israftan
bahsedenler,
Sadece Şapka
devrimiyle, bu milletin milyonlarca lirası Yahudi Vitali Hakko’nun kasasına
dolduruldu. Vakko’nun patronu Hakko’nun ifadesiyle; ”1925’te Şapka kanunu yapılmasaydı
Vakko olmazdı, Vakko bugünkü tüm
varlığını Kemalist devrimlere borçludur…” dediği Vakko’nun
sermayesinin hesabını yaptılar mı hiç?!
90 yıl evvel milletimiz
yiyecek ekmek bulamazken, giymedikleri Şapkalara ödenen milyonlarca liranın hesabını yaptılar
mı hiç?!
Lozan’da Lord Curzon’la
İsmet İnönü’ye hakemlik yapan, Lozan’ın ve yeni rejim Cumhuriyetin de Sponsoru
olan Yahudi Haham Haim Nahum’un kasasına doldurulan Osmanlı’nın paralarıyla
zengin olan Bernard Nahum’ların, Vehbi Koç’ların servetlerinin ve sermayelerinin
hesabını yaptılar mı hiç?!
Ekmeğin karne ile
alındığı yıllarda, 1943 yılında Türkiye bütçesi 603 milyon lira iken, Taksim - Gezi
parkına dikilmesi için yapılan ama Adnan Menderes zamanında Maçka – Taşlık parkına
dikilen ‘At üzerinde Askeri Üniformalı İsmet İnönü’ heykeli için ödenen 1 milyon
liranın hesabını yaptılar mı hiç?!
Devrimlerin bu
milletten götürdüğü mal ve canın hesabını yapsak, Yeni Türkiye Eski Türkiye’den
alacaklı olur bilesiniz.
Yine bilesiniz ki;
100 yıl evvel Osmanlının
alfabesine, kültürüne, mirasına tahammül edemeyenler,
Osmanlı’nın
paralarını Hakko’ların, Nahum’ların, Koç’ların kasalarına dolduranlar,
603 milyon liralık
bütçeden 1 milyon liraya heykel yaptıranlar,
Ak Saray’ın hesabını
soramazlar!
Gezi saldırısıyla,
17-25 Aralık
operasyonlarıyla bu milletin kasasından milyarlarca dolarını, Küresellerin
kasalarına dolduranlar israftan bahsedemezler.
Dahası;
Ülkenin Okuluna-Üniversitesine,
Dairesine-Kışlasına her bir resmi-gayrı resmi binaların önüne milyarlarca
liralık heykeller dikenler,
Memleket insanı
ekonomik dar boğazlardan geçerken dağa-taşa portreler çizenler,
İzmir’in Buca’sına,
kayalıklar üzerine 4,5 milyon liraya Mustafa Kemal Büstü yapanlar israftan
bahsetmesin!
Yani demem o ki;
O karanlık günlerde;
“Ne örümcek, ne
yosun,
Ne mucize, ne füsun,
Kâbe Arab’ın olsun,
Bize Çankaya yeter!”
diyenler,
Bugün Cumhuriyetin
mirasına sahip çıkılmadığından şikayet etmesinler…
Çankaya Köşkü
varken, Ak Saray'a gerek var mı?
Beyler!
Çankaya Köşkü Eski
Türkiye'nin,
Ak Saray'da Yeni
Türkiye'nin merkezi olduğu gerçeğini beyinlerinize kazıyın artık...
Çankaya Köşkü
M.Kemal'in babasından kalan paralarla yapıldı ya,
Ak Saray'ın hesabını
Erdoğan'dan soruyorlar...
Anıtkabir kimin
parasıyla yapıldı sahi?!..
İsrafmış!
Yok yok!
Çankaya sizin olsun,
Bize Ak Saray yeter!
09 Kasım 2014
mus@bhy
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder