Translate

12 Eylül 2014 Cuma

KÜRESEL AKIL



600 yıllık Büyük Cihan İmparatorluğunu yıkanlar,
Bu toprakları böldüler, parçaladılar,
Coğrafyamızda kurdukları devletçiklere ellerine aldıkları cetvellerle sınırlar çizdiler.
Ve böylece 100 yıl bu toprakların kaynaklarını sömürebilmek,
Bu toprakların evlatlarının kanları üzerinde keyif sürebilmek için tezgah üstüne tezgah açtılar.

1915 Kurtuluş Savaşında galip gelmiş bi milletin önüne koydukları Lozan'la Coğrafyayı dizayn ettiler,
Lozan'ın üzerinden 3 ay sonra bu topraklarda yeni rejim Cumhuriyeti ilan ettiler,
Lozan'dan 6 ay sonra 3 Mart 1924'te düğmeye bastılar, adına 'devrim' dedikleri tezgahlarla milleti hizaya soktular.
Hizaya girmeyenleri astılar.
Milletin dilini, düşüncesini, kıyafetini, kültürünü, yaşantısını değiştirdiler.
Ezan'ı 'Tanrı Uludur'a çevirip, Kur'an eğitimini yasakladılar,
Camileri sattılar, satamadıklarını depo olarak kullandılar.
14 Mayıs 1950'ye kadar bu toprakların evlatlarına karanlık bi hayat yaşattılar.
Son 60 yılda ne zaman ayağa kalkmak için bi çabamız olsa, darbelerle, ekonomik ve siyasi krizlerle yeniden diz çöktürdüler.
Milletimiz diz üstü doğrulmasın, ayağa kalkmasın için milleti sağcı yaptılar, solcu yaptılar,
Aleviyi Sünniye, Sünniyi Aleviye düşman ettiler,
Milleti Laik-Mürteci diyerek böldüler.
Türk ile Kürtü kavga ettirerek, hem Türk^ün kanını hem de Kürtün kanını döktüler.
Barışırsanız bölünürsünüz diye korkutarak 100 yıl bu toprakları sömürdüler.
Onlar bu topraklarda tezgah açtı,
Sağcı- Solcu, Alevi-Sünni, Laik-Mürteci, Türk-Kürt Milletimizin her bir ferdi ağır bedeller ödedi 100 yıl boyunca...
100 yıl sonra yeniden bu toprakların evlatlarını hizaya sokmak için,
Coğrafyayı yeniden dizayn etmek için, ellerine cetvellerini alarak,
Adını BOP koydukları projeyle bu topraklarda yeni bi 100 yıllık planı hayata geçireceklerdi.
Ortadoğu'da 22 devletin rejimlerini değiştireceklerdi,
2007'de Tunus'ta bastıkları düğmeyle Ortadoğuyu yeniden dizayn edeceklerdi.
Libya ve Mısır'da yıktıkları 40 yıllık diktatörlüklerin yerine İhvan-ı Müsliminin iktidara gelmesiyle, projelerini 2011'de Suriye'de durdurma kararı aldılar,
Esed'e kendi insanını öldürmesi için gerekli lojistik ve silah desteği verdiler.
Türkiye'ye de; "Suriye'ye gir, vur, parçala Esed'i durdur" dediler.
Esedin kurşunlarından kaçanlara Türkiye'nin sofrasını açması,
Erdoğan'dan Esed'e 'adam ol, kendi insanı öldürme' çağrıları Ortadoğuda hesabı olan Küreselleri çıldırtmaya yetmişti.
Onların beklentisi, "Türkiye Suriye'ye girsin, hem Erdoğan'dan hem de Esed'den kurtulalım. Onların vurdukları kuşun etini biz yiyelim" diye düşünmüşlerdi.
Planları bozuldu,
Erdoğan'ı küresel medyalarından 'diktatör' ilan etmeleri bundandı.
İçerdeki bizden görünen, ama akılları ve beyinleri Küsreller için var olan Paralelleriyle Gezi'de Erdoğan'a diz çöktürmeyi denediler.
Diz çöktüremeyince döndüler Mısır'da darbe yaptılar.
Mursi'ye yaptıklarını, Erdoğan'a da yapacaklarına,
Erdoğan'ı indireceklerine dair güçlerini ve akıllarını birleştirdiler, yeminler ettiler!
17-25 Aralık operasyonlarıyla yeneceklerdi, 30 Mart'ta yenildiler.
Ne Erdoğan'ı indirebildiler, ne çözüm sürecini durdurabildiler, ne de Türkiye'nin yeniden eline geçirdiği Ortadoğu petrol kartını alabildiler.
Ortadoğu petrolünden yüklenen 16. gemiyi de durduramayınca Küresel ve Siyonist medyalarından ateş etmeye başladılar.
Lideri, Telaviv'li Yahudi bir Anne ve Babadan dünyaya gelen 1971 doğumlu Simon Eliot'u Ebubekir Bağdadi kimliğiyle IŞİD'i Musul'da sahaya indirdiler.
10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimleri arefesinde Musul Konsolokluk görevlisi 49 vatandaşımızı rehin alarak Erdoğan'ı ve Barzani'yi IŞİD'le korkutmayı denediler.
Bu topraklarda son tezgah, IŞİD tezgahıyla rehin aldıkları vatandaşlarımızla ilgili pazarlık güçlerini artırabilmek için ABD'li gazetecinin kafa kesme görüntüleri üzerinden Erdoğan'a mesaj verdiler.
Verilen mesajlar, yapılan planlar işe yaramayınca İngiltere'de toplandılar IŞİD'e Uluslararası operasyon kararı aldılar.
Türkiye'nin de aldıkları karara imza koymasını istediler.
Güya yapılacak Uluslararası operasyonla IŞİD'i yok edecekler,
Eğer bu topraklarda Erdoğan’la kazandıklarımızdan vazgeçmediğimiz sürece yeni IŞİD'lerin yeniden geleceği de muhakkaktır.
Türkiye, İngiltere'de alınan Uluslararası operasyon kararına uymamalıydı ve gereğini yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan IŞİD'e yapılacak Uluslarası operasyon kararına imza koymayarak bir kez daha tezgahlarını dağıttı.
Bölgede aldıkları kararları Türkiye’siz hayata geçirdikleri zamanlar çok gerilerde kaldı.
Küresel akıl Terry’i apar-topar Anakara’ya göndermesi bundandır.
Lakin Küresellerin dertlerinin IŞİD'i yok etmek olmadığını,
Esas yok etmek istedikleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye olduğunu sağır sultanlar da biliyor artık.

Yani,
100 yıl evvel Büyük Cihan İmparatorluğunu parçalayan akıl,
Coğrafyayı dizayn eden akıl,
Bu topraklarda Kurtuluş Savaşında galip gelen bi milleti Lozan’da masaya oturtan akıl,
Milletimizi ‘devrimlerle’ hizaya sokan akıl,
Milletin ve Ezan’ın dilini değiştiren, Kur’an eğitimini yasaklayan akıl,
Milletimizi Sağcı-Solcu, Alevi-Sünni, Laik-Mürteci, Türk-Kürt kamplarına bölen akıl,
Milletimizi birbirine düşman eden, milletimize 100 yıl da ağır bedeller ödeten akıl,
100 yıl sonra bu topraklarda BOP'u hayata geçirmek isteyen akıl,
Tamamı aynı Küresel merkezlerin aklıydı.

Türkiye'yi Şam'a sokmak isteyen akıl,
Türkiye Şam'a girmeyince, Mısır'da darbe yapan akıl,
Gezi'de Çapulcuları Dolmabahçe Ofisine saldırtan akıl,
17-25 Aralık operasyonları planlayan akıl,
Paralel medyadan Erdoğan'a sövdüren akıl,
Lideri Telaviv'li bi Yahudi olan IŞİD'i tezgahlayan, Musul'da sahaya indiren akıl,
30 Mart'ta Milletin iradesine mağlup olan akıl,
10 Ağustos'ta Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığına çıkışını durduramayan akıl,
Kendi kurdukları IŞİD'e Uluslararası operasyon kararı alan akıl,
Bu topraklarda 100 yıldır galip gelen, ilk defa bu toprakların evlatlarının aklına mağlup olan Küresel akıldır, Siyonist akıldır, İngiliz aklıdır, Buckingham aklıdır, Kraliçe aklıdır.

Belki de 100 yıl sonra bu toprakların evlatları ilk defa kavgada galip gelecek ve başımızı ilk defa bu kadar dik tutacağız.

Efendiler!
Bizim olan topraklarımız, kaynaklarıyla beraber 100 yıllık aradan sonra yeniden bizim oluyor...

Üstad Ergun Diler'in lisanıyla; Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 yıldır pirincin içerisindeki siyah taşları ayıklamakla meşguldü,
10 Ağustos sonrası beyaz taşlar da ayıklanmaya başladı ve bu topraklarda kurulan 100 yıllık küresel tezgahlar dağıtılıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan bu milleti zafere giden yolda yalnız bırakmayacaktır.
Yeter ki Milletimiz Erdoğan'ı yalnız bırakmasın!


12 Eylül 2014
mus@bhy

Hiç yorum yok: