Translate

21 Haziran 2014 Cumartesi

ERDOĞAN GİTSİN ÖYLE Mİ?!




Yeniden Büyük Türkiye kurulacak, bu toprakların evlatları yeniden özgür ve bağımsız bir ömür sürecek korkusu  adamlarda ne yeme bıraktı ne içme...

Uykusuzlukları zirvede,

Kendilerini kaybettiler,

Çılgınlar gibi alkol ve şarap tüketiyorlar.

Yaptıkları planları bozuldukça, tezgahları dağıtıldıkça çıldırıyorlar.

Oyunları bozuldukça kuduz köpekler gibi kuduruyorlar...

Boğazın yalılarında yaşayan Türk ve Türkiye düşmanı patronlar,

Türk medyasındaki milli olmayan özellikle paralel unsurları üzerinden saldırıyorlar.

         Belki de 100 yılda ilk defa bu kadar çok yaklaştığımız galibiyete, yeniden belimizi doğrultmaya başladığımızı gördüklerinden dolayı ekonomik, enerji ve politik güçlerini birleştirip üzerimize çullanıyorlar.

Böyle bir şey 100 yılda ilk kez oluyor.

         Geçmişte hesapları bozulduğunda darbeyle, muhtırayla yada önümüze koydukları yeni operasyonlarla yollarına devam ediyorlardı.

İlke defa darbeyle, operasyonlarla götüremedikleri bir iktidara her koldan saldırıyorlar.

         2 yıldır içerde denedikleri Erdoğan'ı düşürme metod ve teknikleri işe yaramayınca,

         Dışardan meseleyi çözmek için 100 yıldır hiç gitmedikleri Musul'da tezgah açtılar.

         Türkiye'nin Halkbank üzerinden Ortadoğu petrol trafiğini yönetmesine izin vermezlerse, Erdoğan'ın geri adım atacağı hesabını yaptılar.

         Çok güvendikleri Şii Maliki, Barzani-Erdoğan antlaşmasını bozamayınca,

         Türkiye'nin bölgede ele geçirmek istediği gücü kırmak için Petraeus namındaki Türk düşmanı haydutu CIA'nın başındaki görevinden istifa ettirerek Ortadoğuya gönderdiler.

         Ortadoğuyu ve Irak'ı yeniden dizayn etme göreviyle gelen Petraeus, emrindeki IŞİD'i sahaya sürerek işe başladı.

Hatırlarsanız, operasyonun ilk adımı Musul konsolosluğu baskını ve 49 Türk Vatandaşının rehin alınmasıydı.

Bu operasyon planı Petraeus tarafından, eylem planı IŞİD tarafından yapıldı.

Yani IŞİD sünniler için sahaya sürülmedi,

         Obama'nın karşısında ki Cumhuriyetçi Neoconların bölgedeki hesapları için, daha da önemlisi bölgedeki Türk hakimiyetini kırmak için sahaya indirildi.

         Biz kendi gücümüzü bilmiyoruz.

         Bize saldıranlar bizim gücümüzü bizden daha iyi biliyorlar.

         Onun için Küresel çete yıllardır sadece IŞİD'le üzerimize gelmiyor.

         Kurdukları taşeron İslami(!) terör örgütleriyle saldırıyorlar.

         El-Kaide, IŞİD, Taliban, Şebab, Boko Haram, Hizbullah, Hizbut-Tahrir örgütlerinin kurucuları, sahaya sürenleri hep aynı küresel merkezlerdir.

İsimlerinin başına da 'İslami' yi yapıştırıyorlar ki, Türkiye'de de bu örgütlere taban bulabilsinler. Sonrada istedikleri cephede kullanabilsinler.

         Kurulan ve kurulmaya çalışılan bütün tezgahları görmek,

         Üzerimizde oynanan hain oyunları bozmak için bi araya gelmeye mecburuz.

         Bugün particilik yapılacak gün değil,

         Bugün şu ismi başa getirelim, şu adayı Cumhurbaşkanı yapalım meselesi değil.

 'Erdoğan gitsin de kim gelirse gelsin' düşüncesi bize ait olmayan, küresel merkezlerin önümüze koyduğu bi düşünce. Bu mantıkla sandık başına gidersek millet olarak kaybedenlerden oluruz.

         Erdoğan'ın kaybetmesini, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun kazanmasını arzu edenlerin hesabı, Türkiye'nin Ortadoğuda kazandıklarını kaybetmesini isteyenlerin hesabıyla aynıdır.

         Ekmeleddin bey seçilirse Ortadoğu normale döner propagandasını yapanlar bilirler ki,

         Bugün Erdoğan'da Ortadoğu petrollerinde Türkiye'nin hesabından vazgeçsin, Ortadoğu normalleşir.

         Mesele kazandıklarınızdan geri adım atıp vazgeçmek değil,

         Asıl mesele 100 yıl bu topraklarda kaybettiklerinizi yeniden kazanabilmenin adımlarını atabilmektir.

İşte Erdoğan'ın 12 yıldır verdiği mücadele, kaybettiklerimizi yeniden kazanma mücadelesidir.

         Neden erkekçe çıkıp, Ekmeleddin bey seçildiği andan itibaren Ortadoğu petrollerinden, Çözüm Sürecinden vazgeçecek, Küresellerin bu topraklardaki sömürülerini devam ettirecek diyemiyorlarda, 'Erdoğan bölgeyi geriyor, bedeli ağır olacak' propagandası yapıyorlar.

         Boğazın yalılarındaki Türk düşmanı patronları,

Gayri milli kartel ve paralel medyayı dinlemeyin.

         100 yıl bu toprakları babalarının çiftliği gibi kullananların,

         100 yıldır bu toprakların evlatlarının ensesinde keyif süren Baronların hesabının bozulacağı büyük gün 10 Ağustos'tur.

         Bu oyunu kaybedersek, millet olarak çok şey kaybettiğimizi, kaybettiklerimizi gördükten sonra anlayacağız.

         Milletimiz oynanan büyük oyunun farkında,

Bunu içerde gördüğümüz gibi, dün Viyana'da, bugün Lyon'da da gördük elhamdülillah.

         Ne kadar güçlü gelirlerse gelsinler,

         Hangi taraftan saldırırlarsa saldırsınlar,

         Boğazdan Yalılardan da gelseler,

         Paralelleriyle çullansalar da üzerimize, 100 yıllık bu büyük plan bozulacak, tezgahlar dağıtılacak,

         Bu Coğrafya yeniden selamet yurdu, barış yurdu ve kardeşlik yurdu olacak.

         Ve Küresel haydutların yalılarında yaptıkları 100 yıllık hesapları, 10 Ağustos'a uymayacaktır.

         Bakacağız o zaman Zalimlerin zulmüne destek çıkanları,

Bu milletin kaynaklarını kasalarına dolduranları,

Bu topraklarda 100 yıldır at koşturanları...

Erdoğan gitsin yerine Ekmeleddin gelsin öyle mi?



21 Haziran 2014

mus@bhy

Hiç yorum yok: