Translate

15 Ağustos 2013 Perşembe

Ümmete sıkılan kurşun...

Rabiatül Adeviye meydanı; Sözün bittiği,

Nahda meydanı da; Kelamın bittiği yer...

1.000 Şehit, 10.000 yaralı, akıtılan kan, dökülen göz yaşları...

Batılı kafirler, desteklediğiniz Firavun Sisi'nin yaptığı katliamdan, işlediği cinayetlerden utanırmısınız ki?
Utanmaz, arlanmaz, insanlıktan nasipsiz haydutlar.
Dökülen kanların hesabı, Ahirette muhakkak sorulacaktır...
Ey Darbeciler,
Firavun Sisi'ler!!!
Allah'ın intikamı sizler için çok çetin olacak.
ABD'niz, Batılı Dostlarınız asla sizi kurtaramayacak.
Ahirette sığınacak bi yer bulamayacaksınız.
Dünya yurdunda rezil olacaksınız,
Ahiret yurdunda da azabın en şiddetlisini yaşayacaksınız...



Firavun Sisi, sponsoru Suud ve BAE olan, Teknik Direktörlüğünü ABD ve Batının yaptığı darbeyi, meşrulaştırma çabasıyla binlerce cinayet işledi. Bu gün yaptığı katliamla, şerefinide kaybetti, insanlığını da. Sisi'yi sahaya süren Batılı iki yüzlü kafirlerin ise gıkları çıkmıyor.
Müslümanın dökülen göz yaşı, akıtılan müslüman kanı asla gündemlerinde yok.
Mısır katliamında Batılılar; Tarafları sükunete davet eder, arkasından İhvanı müslimini çatışmanın tarafı gibi göstererek, darbecilerin katliamını meşru göstermenin çabasında olurlar.
Hadi bu Batılı, çok yüzlü kafirleri anladık, onların yeryüzünde varoluş gayeleri; ‘Yeryüzünde, İslam ve Müslüman varlığına son vermek’ için dünyaya geldiklerine inanırlar…
Peki, inandıklarını iddia ettikleri Dinlerini dünyalık için satmış, kişiliklerini ve karakterlerini saltanatları karşılığı için darbecilere kiralamış, Ümmetin başında, ümmeti uyutanlara ne demeli…
Darbeyi yapanların bile sahiplenemedikleri darbeyi, darbecilerden evvel sahiplenen ümmetin liderlerine ne demeli?
Darbecilere, döktükleri kan karşılığı verdikleri rüşvetler, ahirette başlarına bela olacaktır.
Asrımızın Firavun’u Sisi, Mısır’da yaptığı katliamla hem dünyayı, hem de ümmeti susturdu belki ama, ümmet için, içinde bulunduğu karanlığın aydınlığa dönmesi an meselesi. Belki çekilen bu son sancılar, bu aydınlığın ilk habercisidir…
Ne ümitsizlik ne de zillet müslümana yakışmaz.
Duanın, bedduadan daha güçlü olduğuna inananlardanız.
Bu vakitte Mısır şehitleri için duaya durup,
Mısır’da dökülen kanları,
Arakan’da yakılan canları,
Gazze’de yıllardır dökülen gözyaşlarını,
Ve ümmetin sessizliğini ve suskunluğunu kainatın Rabbına arzedeceğiz..
Bu katliam özelde ümmetin, genelde insanlığın düştüğü çürümüşlüğün ve yok oluşluğun ispatıdır. Bu gün Mısır için ayağa kalkıp, mazlumun gözyaşına ortak olamayan ümmet, ne zaman ayağa kalkıp haykıracak...
Ümmet, ne zaman bir vücudun uzuvları gibi olacak?
Asırlardır ümmetin kanını dökenler, akıttıkları kanda boğulacak.
Nahda meydanında Şehit olanlar Cennete, 21.Asrın Firavunu Sisi, Cehennemin dibine mutlak gidecektir...
Allah cc. kurtarıcı ordusunu gönderecek ve Firavunların tüm planlarını başlarına geçirecektir...
İhvan'ın onurlu mücadelesiyle gurur duyuyorum,
Allah cc muhakkak zafer nasip edecektir...
Yeryüzü mazlumlarının göz yaşının dinmesi, mazlumların nefes alması, ümmetin yüzünün yeniden gülmesi için, Bir'leş'miş Milletlerin çaresizliğinde çare arayanlar, 
İslam Birliğinden başka çare yoktur bilesiniz...







Hiç yorum yok: