Translate

31 Ağustos 2017 Perşembe

Erdoğan'ın şerefli yol arkadaşları!..

Fetullah Gülen ve örgütü 40 yıl boyunca yapılandı, örgütlendi devletin anahtarını teslim almak için 40 yıl boyunca sabırla bekledi! Darbeler oldu bu örgüt yoluna devam etti! Her darbede bi el Fetö'nün önünü açtı! 28 Şubat'ta hem maddi ve hem de manevi, milletimizin ocakları söndü, Fetö'nün sızma harekatı hiç kesintiye uğramadı!
O günler de darbeciler tarafından İmam-Hatip Liseleri kapatıldı, Fetö'nün kolejleri açıldı!
Deniz Feneri Derneği kapatıldı, Kimse Yok mu açıldı!
TSK'da gümüş yüzük takanlar ihraç edildi, yerlerine Fetö'cüler yerleştirildi!
Bürokrasi de Fetö'cü olmayanların ocakları söndürüldü!
Fetö, devlete en büyük sızma harekatını 28 Şubat döneminde yaptı!
Ecevit'in ve Demirel'in yüksek destekleriyle 160 ülkede okullar açtılar,
Okullarında ingilizce eğitim verdiler, Türkiye'de türkçe olimpiyatları yaptılar!
Hakikatte Fetö, 40 yıl boyunca en büyük sızma harekatını bu milletin en sağlam dinamiği olan ailelerin içerisine sızarak yaptı! Akabinde devlet, sermaye ve siyasete sızdı!
2003'e gelindiğinde TSK'nın, bürokrasinin, sermayenin ve siyasetin tüm kılcallarına sızmışlardı!
2003-2013, 10 yıllık süreçte Ak Parti iktidarında TSK'nın, bürokrasinin, sermayenin ve siyasetin tepelerini ele geçirdiler!
17-25 Aralık'ta devletin tepesini de ele geçirmek için ayakkabı kutusuyla darbeye teşebbüs ettiler!
Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ı kelepçeleyip, siyaseten tasfiye etmenin yollarını aradılar!
Erdoğan'ın 17 Aralık sabahı tek başına başlattığı Paralel Yapıya karşı istiklal ve istikbal mücadelesi de o gün başlamış oldu!
Erdoğan tek başına kefeni cebinde bir mücadeleye başlamış, Erdoğan'ın yol arkadaşları(!) da süreci sessizce izliyordu!
Kimi yol arkadaşları(!) da; 'devlette paralel yapının olmadığını',
Hatta; 'devlette paralel yapının olduğuna kargaların bile gülebileceğini...' ilan ediyorlardı!
17 Aralık itibariyle Erdoğan'ın tek başına verdiği kavga devam ederken, yol arkadaşları(!) Fetö ile ortaklıklarına devam ediyordu.
Erdoğan süreç içerisinde Fetö tarafından onlarca operasyona muhatap olurken, Erdoğan'ın yol arkadaşları(!) hep ellerini ovuşturarak izlediler!
Mit üzerinden yapılan operasyonlarda,
Gezi saldırısında,
17-25 Aralık teşebbüsünde, Erdoğan'ı yalnız bırakanlar yine Erdoğan'ın yol arkadaşlarıydı!
10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde taraf olamayanlar,
7 Haziran seçim neticeleriyle sevinen, 1 Kasım seçim neticeleriyle üzülenlerin çoğunluğu da yine Erdoğan'ın yol arkadaşlarıy(!)dı!
15 Temmuz'da Milletin ve Cumhurbaşkanının canına kastedildiğinde, darbe saldırısı devam ederken kendilerine güvenli yer arayan, buldukları güvenli yerlerde saklananlar, neticeye göre pozisyon alanlar ve hatta darbe başarılı olamayınca 16 Temmuz sabahı Fetullah Gülen'e sövenler,
Fetö'nün şerefsiz ve alçak olduğundan dem vuranlar Erdoğan'ın yol arkadaşlarıy(!)dı!

Ve nihayet 16 Nisan yeni anayasa referandumunda 'evet' diyemeyecek kadar tarafsız kalan ve Erdoğan'ı tek başına bırakanlar yine Erdoğan'ın 15 yıllık yol arkadaşları(!) değil miydi!
15 Temmuz'a kadar her türlü ortaklığa devam eden,
Olimpiyatlarında kendisine hürmet ve dualarını gönderen,
Sol gözünden ameliyat olduğunda geçmiş olsun mesajı gönderebilmek için sıraya giren,
Fetullah Gülen'in 'hoca' olmadığını, şerefsiz ve alçak olduğunu söyleyip yazdığımızda, bizlere ağızlar dolusu hakaretler eden Erdoğan'ın yol arkadaşlarına(!) sormak lazım; Fetullah Gülen 15 Temmuz gecesi mi şerefsiz ve alçak oldu?
40 yıl boyunca yapmadığı şerefsizlik ve alçaklık kaldı mı ki?
Fetullah Gülen, siz 'Muhterem hocam!' dediğiniz günlerde de şerefsiz ve alçaktı!
Geçmiş olsun mesajı iletebilmek için sıraya girdiğiniz günlerde de şerefsiz ve alçaktı!
Fetullah Gülen, merhum Erbakan'a; "Beceremedin bırak!..", dediğinde,
Ecevit için Allah'tan şefaat yetkisi istediğinde de şerefsiz ve alçaktı!

28 Şubat'ta da,
7 Şubat'ta da,
Gezi'de de,
17-25 Aralık'ta da şerefsiz ve alçaktı!

Fetullah Gülen,
30 Mart'ta,
10 Ağustos'ta,
7 Haziran'da,
1 Kasım'da,
15 Temmuz'da,
Ve 16 Nisan'da da şerefsizdi, alçaktı!

Benim için Fetullah Gülen dün de 'Muhterem' değildi, bugün de 'hoca' değil, yarın da 'efendi' olmayacak!
Ve hatta dünde şerefsiz di, bugün de şerefsizdir, yarında şerefsiz olacaktır!
Siz Erdoğan'ı yalnız bırakmaya,
Eski metal yorgunları tasfiye ederken, yerlerini kripto metal yorgunlarla doldurmaya devam edin...
Dün de, bugün de adam yerine koymadığınız ben ve benim gibi düşünen bu milletin evlatları Erdoğan'ı yalnız bırakmayacak!

Bu topraklarda tarih yeniden yazılıyor!

Tarihi yeniden yazıyor olanlar, asrımızın ibn-ü Selül'ü Fetullah Gülen'i, 15 Temmuz'a kadar 'muhterem Hoca efendi' sayanlar, 15 Temmuz sonrasında 'şerefsiz' ilan edenler değil, Erdoğan ve bu şerefli milletin şerefli evlatları olacaktır!


31 Ağustos 2017

mus@bhy

Hiç yorum yok: